Polis departmanı hırsızlık hakkında bir alarm aldı. Görevliler hemen gelip eve girdiler. Suçluların düzenlediği kaos ve katliamlara ek olarak, onları şok edici bir şey bekliyordu. Evin ikinci katındaki yatak odasına küçük bir köpek yavrusu kilitlendi. O kadar zayıftı ki kemiklerinin her biri teninde titriyordu. Kız olduğu ortaya çıkan bebek henüz 10 haftalıktı. Yürüyemiyor, başını zar zor kaldırabiliyordu.
Polis, annesini veya diğer çocuklarını evde bulamadı. Çocuğun yaklaşık üç haftadır odada tek başına oturduğu ortaya çıktı. “Bize hayatta kalamayacakmış gibi geliyordu. İnanılmaz derecede zayıftı. Ama ne biliyor musun? Memurlar, “Bizi görür görmez kuyruğunu sallamayı bırakmadı” diyor. Adı Miranda’ydı.
Veteriner kliniğine götürülen kedi kurtarıldı. Yavaş ama emin adımlarla Miranda gücünü geri kazandı ve hatta kendi başına yürümeye başladı. Bir haftada kilosunu ikiye katladı. Sonraki haftalarda Miranda kilo almaya devam etti. Veterinerler onun ilerlemesine hayran kalmayı bırakamadılar. Miranda oynamayı severdi, normal bir köpek yavrusu gibi davranırdı.
Onu bulan dört polis, mümkün olduğunca sık ziyaret etmeye çalıştı. Mirandayı evlat edinmek isteyenler çoktu ama memurların bu konuda planları vardı. Onu ilk gören Mark Lewis, Miranda’yı ailesinin bir üyesi yapmaya karar verdi. Miranda kesinlikle mutlu. Mark ile meslektaşları evin sahibine karşı ceza davası başlattı. Adama zaten mahkeme tebligatı verildi.
