Mezopotamya ; Muazzam tarım gücü ürün, üretme toprakları ve kendisinde bulunmayan, eksikliğini çektiği metallerin zengin bölgelerine mükemmel baglantıları olan toplulukların bulunduğu topraklar…Ticaretin, ekonomisinin can damarı olduğu , şehir yaşamının gelişerek dünyanın en eski uygarlıklarının doğmasına sebep olduğu coğrafya…
M.Ö 2000 – 3000 aralığında Mezopotamya’ yı üç coğrafi bölgeye ayırıyoruz, bu bölgeler iktisadi ve fiziksel olarak birbirini tamamlayan büyük bir bütünün parçaları gibidir…Bu sebepten bir degil, birden çok Doğu -Batı rotası görüyoruz…Akdenizin kuzeydoğu köşesinden başlayıp modern Türkiye sınırına paralel , önemli bir bakır üretim bölgesi Ergani Maden civarından, Mardinle birleşip güneydoğu istikametinden sınırı aşarak , yine önemli bir yerleşim yeri Brak höyüğünün yakınından geçip Cebel-Sincar’ daki aradan Dicle’ nin doğusuna eski Ninova ,oradan modern Musul kentine istikamet giderdi…Bu yolların birkaçı İran yaylası üzerinden nehir vadilerine doğru geçer oradan Afganistan’ a erişim saglardı..Mevcut yolların çoğu bugün hala kullanılmaktadır…
Bu güzergahın biraz güneyinden Karkamış’ tan başlayıp doğuya Sencere ulaşır, Dicle yolu ile güneye inerdi, aynı yol bazı mevsimlerde Kerkük ve Hamrin vadisi istikametini izlerdi..
Üçüncü güzergah daha güneyden Akdeniz’den başlayarak Halep , Rakka oradan Fırat’a ulaşarak Fellucaye kadar nehri izleyip doğuya yönelerek Hatra civarı ve Tatar vadisini geçmekti…Bu seçenek zorlu bir yoldu, nehir vadisindeki bölgenin fazlaca haraç alan halkı bu yolu tercihe zorlardı..
Kuzeyden güneye seyahat nehirler sayesinde oldukça kolaylaşıyor özellikle Fırat her dönem önemli bir baglantıydı..Agır yükler Dicleden aşagı Bagdat’a taşınırdı ,fakat Dicle güvenilnez bir nehirdi, yolların bilinmediği dolma tekerli öküz arabalarının tek ulaşım kaynagı olduğu dönemde agır ticaret için su yolları nakliyesi oldukça kolay geliyordu…Ayrıca tanrılarda Sumer kentlerindeki diğer tanrıları ziyaretlerinde su yollarını kullanırdı, saz demetlerinin katranla kaplandığı sallar , yuvarlak deriden yapılmış kayıklar Ubeyid döneminden günümüzde dahi görülen hala kullanılan su ulaşım araçlarıdır…
Bunların yanısıra iki önemli güzergah daha görüyoruz, ovanın güney ucundan körfeze ,oradan denize Dilmun , Magan , Meluha’ nın zengin topraklarına , ve Şattülarap’ ın aşagı -yukarı istikametine..M.Ö 3000 ilgili metinler denizaşırı yerlerden gelen gemilerinbu alüvyonlu toprakların kuzey ucunda bazı belli kentlerin limanlarında demir attığını kaydeder…
Ek bilgi aktaralım ; Mezopotamya’ nın bahsi geçen dönemlerinin başındaki tarihlerde ilk göçmenlerin birkaç farklı bölgeden gelmiş olabilmesi muhtemel görülür… Fakat iskelet bulgularından bunu saptamak artık mümkün degildir, yalnız fiziksel açıdan birkaç farklı tipin olduğu görülmektedir….