Bereket, aşk, şehvet, hırs, savaş tanrıçası FREYA… İskandinav panteonunda büyü, kehanet biliciliği hakkında söz hakkı güce sahiptir. Tanrılara geleceği bilme gücü olan ‘seidr’i öğreten tanrıçadır.
Aşkın tanrıçası Freyayı karşı konulmaz yapan boynunda taşıdığı doğadaki döngüleri temsil eden ‘Brisingamen’ kolyesidir. Kolye cüceler tarafından ince işçilik ile işlenmiştir. Dört cücenin her biri doğadaki dört elementi temsil eder. Kolyeye sahip olan tüm evrendeki elementlerin gücüne de sahip olacaktır. Cüceler kolyeyi tek bir şart ile tanrıçaya vermeyi kabul eder: Eğer Tanrıça onlarla birlikte olursa… Freya kolyeyi alabilmek için şartlarını kabul eder.
Kolyeyi taktıktan sonra kedilerin çektiği arabasıyla Savaş Tanrısı Odinle buluşacağı toplantıya gider. Toplantının konusu ruhların Odin, Freya arasında paylaşılmasıdır. Savaşırken ölen cengaverlerin ruhlarını paylaşmaya karar verirler. Eşit bir biçimde ruhların paylaşımı gerçekleşecek ve Odin ölülerini Valhalla’ha, Freya ise Asgard’a götürecektir.
Freya kolyeyi elde ettiği zamanki hırsı ile savaşçılar henüz hayatta iken onları etkilemeye başlar. Kendine hayran gözü pek savaşçıların ruhunu almaktan hiç çekinmez. Savaşçıları kendisi ile sonsuza dek bir arada olmaları için ölmeleri gerektiğine inandırır. Gözünü kırpmadan savaşa girebilecek cesur savaşçılardan iradesi zayıf olanlar ne yazık ki (çoğunlukla) ölmek için birbiri ile yarışır. Tanrıça Freya yer üstünde insanların, hileli kolyesiyle de yer altında ruhların sahibi olur.
Tanrıça Freya mitolojide aç gözlülük, sonu gelmez arzu ve hırsı temsil eder. ‘Zafere giden her yol mübahtır’ sözünün temsilcisi Tanrıça FREYA…
Zafer’e ulaşmak için kendinizden ne kadar ödün verirdiniz?
